6’lı Masanın 28 Kasım’daki “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi” programının sunuculuğunu üstlenen gazeteci His Demirdağ CHP’nin vizyon programının da sunuculuğunu yaptı.
Odatv’nin gündeme getirdiği gazetecilerin “siyasi parti programında sunuculuk yapması” olayına bugünkü köşesinden Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici de dahil olarak “Gazeteciden sunucu olmamalı” dedi.
İLGİLİ HABER: 6’lı Masadan sonra CHP programında gazeteci sunucu
Faruk Bildirici’nin yazısı şöyle:
“Özlem Gürses, CHP ve Deva Partisi’nin toplantılarında sunuculuk yaptığında da eleştirmiştim. O günlerde Halk TV’nin ekran yüzlerindendi ve haber programları yönetiyordu; hafta sonlarında ana haber programını sunuyordu.
Şimdi emsal bir yanlışı His Demirdağ tekrarladı. “Altılı Masa”nın yeni Anayasa değişikliği önerisi ile CHP’nin de vizyon evrakını açıkladığı iki toplantının sunuculuğunu yaptı.
Partilerin Anayasa çalışmasını anlatırken kendini de kattı işin içine. “Ben His Demirdağ, bugün bu salonda bu tanıklığın bir modülü olmaktan büyük heyecan ve memnunluk duyuyorum” diye başladığı sunumunda “Şimdi demokrasi vakti diyerek çıktık yola” dedi. Program boyunca ve en sonundaki “Anayasa önerisi kitapçığımızı çıkışta sizlerle paylaşmaktan büyük memnunluk duyacağız” kelamlarıyla o partilerin üyesiymiş üzere konuştu.
Fakat bir yandan da gazeteci olduğunu vurgulama gereği duydu. “Bugün bu salonda sizlerle birlikte olmaktan bir bayan, bir gazeteci, bir yurttaş olarak Anayasa’yı konuşabilmekten büyük heyecan duyuyorum. Ben her akşam izleyicilere o günün getirdiğini anlatıyorum” diye konuştu.
CHP’nin “İkinci Yüzyıla Çağrı” başlıklı vizyon evrakını açıkladığı toplantıyı sunarken de parti sözcüsü üzere davrandı; CHP ile özdeşleşti.
Duygu Demirdağ, dijital mecralarda içerik üreten Gain Medya’da haber programları yapıyor. Lakin artık çıkar çatışması doğdu. Altı partinin ortak programında sunuculuk yaparak “Anayasa önerisi kitapçığımız” diye konuştuktan ve CHP’nin vizyon evrakının tanıtımını yaptıktan sonra çıkıp haber yayınında bu programları objektif biçimde değerlendirmesi mümkün olmaktan çıktı.
Bu iki toplantıda sunuculuk yaparak, orada duyurulmasına katkıda bulunduğu siyasi çalışmaları eleştirme hakkından feragat ettiği üzere, izleyenlerin kendisini bir gazeteci değil o partilerin bir üyesi ve o siyasi faaliyetlerin modülü olarak algılamasına da neden oldu.
Tabii His Demirdağ’ın birebir vakitte birtakım “konuşmacı ajansları”na kayıtlı konuşmacı olduğunu da belirtmeliyim. Anlaşılan gazeteciliğin yanı sıra bu türlü bir faaliyeti de profesyonel olarak sürdürüyor.
Halbuki gazetecilik ve sunuculuk başka meslekler. Siyasi partiler, profesyonel sunucular yerine gazetecilere sunuculuk yaptırarak haberciliğin getirdiği güvenilirlikten yararlanmak isteyebilirler lakin bu uygulama gazeteciye ve gazetecilik mesleğine ziyan veriyor.”
