İZMİR – İzmir’in kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümünde, son 100 yılda kente emeği geçen simge insanlar anı kitabında bir araya geldi. Gazeteci Elçin Demirtaş tarafından hazırlanan ‘1922-2022 İzmir’in 100 Yılına İz Bırakanlar: Geleceğe Örülen Kilit Taşları’ anı kitabı raflardaki yerini aldı. İzmir’i gelecek yüzyıla taşıyan son 100 yılda kente emeği geçen simge insanları anlatan kitap, tarihe damga vurmuş İzmirlilerin hayatı üzerinden İzmir’in 100 yıllık tarihini de gözler önüne seriyor.
Kitabı sekiz ay gibi bir sürede hazırladığını ve kitabın İzmir’in yüzyılına armağan olmasını düşündüğünü söyleyen Elçin Demirtaş’la ‘1922-2022 İzmir’in 100 Yılına İz Bırakanlar: Geleceğe Örülen Kilit Taşları’nı konuştuk.
İzmir’in kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümünde kitap fikri nasıl ortaya çıktı?
İnsanlar için önemli olduğu kadar, toplumlar içinde yıl dönümleri önemli. Bu nedenle İzmir’in kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümü için çeşitli kurumlar birçok etkinlik ile kutlamalarda yer aldı. Ancak ben yüz yıl için kalıcı bir eser ortaya konması gerektiğini, hatta bunun zamansız ve İzmir dışına da taşınabilir olması gerektiğini düşünüyordum. Yüzüncü yıldan bir anı kalmalıydı. ‘İzmir 100. Yıl Anı Kitabı’ fikri böyle doğdu.
‘SAHİP OLDUĞUMUZ RENKLERİN DEĞERİNİ BİLİP KORUMALIYIZ’
Kitabın hazırlanmasındaki amacınız nedir. Sizce kitap hangi boşluğu dolduracak?
Yüzyılı geride bırakırken, dönüp bu yüz yıla bakmak gerekiyordu. Sadece olaylar ve olgular üzerinden değil, kişiler üzerinden de değerlendirilmeliydi. Çünkü bu kent, son yüzyılda bireysel çabaların yarattığı sinerji ile şekillendi, büyüdü, gelişti. Özellikle kuruluş kuşağı insanlarının sınırlı imkânlarla sağladıkları başarıların meyvelerinden bugün bile faydalanıyoruz. Günümüz kuşağının bu insanları örnek alması halinde sahip olduğu sınırsız imkânlarla yapabileceklerinin de sınırsız olduğuna inanmalarını sağlayacağına ya da en azından karşılarına çıkan zorluklarda bahane üretmelerinin önüne geçeceğine inanıyorum.
Öte yandan kitapta sadece bir kısmına yer verebildiğimiz İzmirlilerin, yaşadıkları kente olan bağlılığı ve sevgisinin kente kazandırdıklarının İzmir için büyük bir değeri var. Kitapta kent-insan ilişkisini yansıtmaya çalıştık. Yaşadığımız yerin bizi şekillendirdiği kadar insanların da yaşadıkları yeri şekillendirdiği aşikâr. Kültürel yapıların oluşumunda kent-insan ilişkisi önemli bir faktör. Bu ilişkinin güçlü olması kültürel yapının korunması ve gelişmesi açısından önemli. Bu kitap, sadece bu kentte doğmuş olanların değil, bu kentte yaşamayı tercih etmiş olanların da kentle ilişkilerinin beslenmesine ve aidiyet duygularının güçlenmesine katkı sağlayacaktır. Aksi takdirde küreselleşme çağının yarattığı kimlik buhranı içinde kent kimliğimizi ve kültürümüzü kaybederiz. Ülkemiz bölge bölge, şehir şehir, köy köy çok farklı kültürlere sahip. Bu kültürel mozaiği korumazsak ülkemizin kültürel açıdan çöle dönüşmesi kaçınılmaz. Sahip olduğumuz renklerin değerini bilip korumalıyız. ‘Geleceğe Örülen Kilit Taşları’, İzmir için bunu ifade ediyor.
‘KİTAPTAKİ SİMGE İSİMLER, ‘İZMİRLİ’ TANIMININ BİRER ÖZETİNİ OLUŞTURUYORLAR’
Seçtiğiniz İzmir simge isimleri neden geleceğe örülen kilit taşları?
Mimaride kubbe, kemer ve tonoz gibi yapıları ayakta tutan ve yıkılmasını önleyen kilit taşları gibi, toplumlar için de “kilit taşı” görevini üstlenen ve sosyokültürel yapıyı ayakta tutan insanlar var. ‘Geleceğe Örülen Kilit Taşları’nda anlatılan insanlar, yaşamları boyunca düşünce ve eylemleriyle bu kentin sosyokültürel yapısını ayakta tuttular. Onlar “İzmirli” tanımının birer özetini oluşturuyorlar. Yıllar önce verdikleri emekler bugün bizleri aynı duygularla bir arada tutuyor. Onları örnek alanlar da bu bilinci gelecek kuşaklara taşıyacaktır.
İzmir’in simge isimlerini yazarken yazarı ile arasındaki bağı nasıl kurdunuz?
İzmir’in çok değerli “kilit taşı” insanları var. Gönül isterdi ki hepsine yer verebilelim ancak bir kitaba sığdırmak mümkün değildi. İsimleri belli bir sayıda sınırlı tutmak oldukça zor oldu. Sanat, edebiyat, spor, siyaset ve iş dünyası gibi mümkün olduğu kadar farklı alanlardan kişilere yer vermek istedim. Yazılan kişiler kadar yazarlarımızın da İzmir’in kilit taşı insanları olduğunu vurgulamak isterim. Onlar bu kenti ikinci yüzyıla taşıyan kuşak. Elbette önce anısı olan kişileri tespit ettim. Ama bazı isimlerde, örneğin Halit Ziya Uşaklıgil ile anısı olan birini bulmak, elbette mümkün olamadı. Bu noktada edebiyat dünyasından Halit Ziya Uşaklıgil’i incelemiş ve üzerine araştırmalar yapmış kişiyle yola çıktık. Bazı isimlerde de aile içinden kişilerin anlatımına yer verdik. Ama kitabın büyük bir bölümü dostlukların ve anıların paylaşıldığı yazılarla oluştu.
KİTAPTA KİMLER YER ALIYOR?
Kitapta İzmir’in simge insanları olarak; Gabriel J.B. Arcas, Halit Ziya Uşaklıgil, Aleksandro Gagin, Süleyman Ferit Eczacıbaşı, Durmuş Yaşar, Cevat Şakir Kabaağaçlı, Behçet Uz, Yorgo Seferis, Adnan Saygun, Dido Sotiriyu, Ekrem Akurgal, Samim Kocagöz, Ayşe Mayda, Salah Birsel, Selmi Andak, Necati Cumalı, Dario Moreno, Turgut Pura, Attila İlhan, Şeref Bigalı, Şükran Kurdakul, Avni Anıl, Ayhan Işık, Tekin Çullu, Tarık Dursun K., Halit Refiğ, Metin Oktay, Dinçer Sümer, Tanju Okan, Gürhan Tümer, Ahmet Piriştina ve Noyan Özkan’ın hayatından kesitlere yer veriliyor. Kitabın sonsözü ise İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in imzasını taşıyor.
KİMLER YAZDI?
İzmir’in simge insanlarını yazan yazar kadrosu ise şöyle:
“Lucien Arkas, Efdal Sevinçli, Selim Bonfil – Sarit Bonfil, Özden Toker, Filiz Eczacıbaşı Sarper, Hasan Denizkurdu, Semih Çelenk, İlhan Pınar, Hayri Yetik, Sirel Ekşi, Zeynep Oral, Ersin Doğer, Haluk Işık, Raşel Rakela Asal, Hülya Soyşekerci, Ümit Tunçağ, Asuman Susam, Avram Ventura, Lale Temelkuran, Özkan Mert, Reyhan Abacıoğlu, Yaşar Aksoy, Nihat Demirkol, Oğuz Makal, Uğur Yüce, Şükran Yücel, Atilla Dorsay, Mustafa Denizli, Hülya Savaş, Ali Kocatepe, Hikmet Sivri Gökmen, Ünal Ersözlü, Şehrazat Mercan.”