Cumhurbaşkanı Erdoğan, canlı yayında soruları yanıtladı: (3)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçimin, sosyal medyada trol ordularıyla değil, sandıkta milletle kazanılacağını belirterek, “Sosyal medyadaki trol ordusu bay bay Kemal’e çalışıyor, bayağı da para veriyorlar. Bunlarla güya milletin aklını karıştırmaya çalışıyorlar.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TVNET canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Van mitingindeki görüntüler ile burada atılan sloganların anımsatılmasının ardından değerlendirmesi sorulan Erdoğan, “Allah kimseyi partisinin bayrağıyla terör örgütünün paçavralarını yan yana getirecek zillete düşürmesin.” dedi.

Van’daki söz konusu mitingde terörist başı Öcalan ve terör suçlusu eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş lehine sloganlar atıldığını, hatta terör örgütü PKK’ya destek veren “Dişe diş, kana kan” diye sloganlar yükseldiğini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

“Neresi burası? Türkiye. Neresi? Van. Peki burada kimler var? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı burada konuşma yapıyor. Güya siyasi parti yöneticileri burada konuşma yapıyor. Nasıl olur da ‘Dişe diş kana kan…’ böyle bir sloganının atılmasına müsaade edilir. Elbette emniyet birimlerimiz bu durum karşısında gereğini yaptı, yapıyor. Peki bu görüntülere CHP’den, bay bay Kemal’den bir itiraz geldi mi? Hayır. CHP’ye gönül vermiş vatandaşlarımı da rahatsız eden bu görüntü, bilakis Kılıçdaroğlu ve avanesini ziyadesiyle mutlu etmişe benziyor. Öyle mutlu olmuşlar ki terör örgütünün paçavralarını sallayanlara terör örgütünün işaretiyle karşılık veriyorlar. Böylece kapalı kapılar ardında yaptıkları pazarlığa, anlaşmaya sadık olduklarını da gösteriyorlar.”

Seçim günü yaklaştıkça bütün boyaların döküldüğüne dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

“Terör örgütüyle ortak olursan, pazarlık yaparsan, onların işaretine sahip çıkar emellerini de paylaşıyorsun demektir. Terör örgütü bunları, adeta kendisine benzetti. Söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduğunu. Bu kadar basit. Hepsi terör örgütünün jargonuyla şu anda konuşmaya başladılar. Öyle bir durum ortaya çıktı ki, akıl alır gibi değil. Biri terör örgütünün işaretini yapıyor, bir diğeri kürsüden mermi saçıyor, boş kovanları sallıyor. Neresi burası? Parlamento. Hangi terör örgütüne, masada kime ne söz verdiklerini unuttukları için her şeyi birbirine karıştırıyorlar. Elleriyle kalp işareti mi yapacaklar, terör örgütünün işaretini mi yapacaklar bilemez duruma düştüler. Ülkemizin batısında ayrı, doğusunda ayrı konuşuyorlar. Kılıçdaroğlu, Diyarbakır Anneleri’ne gitsin de ‘Demirtaş’ı serbest bırakacağım’ desin. Diyemez. Hamdolsun milletimiz her şeyin farkında ve sandıkta bunlara dersini vereceği günü bekliyor. Bundan da hiç endişem yok.”

“Tereddüde yer vermeyecek şekilde öndeyiz”

Seçim sürecindeki anketlerle ilgili bir soru üzerine Erdoğan, tekniğine uygun yapılan her anketin kendilerinin önde olduğuna zaten işaret ettiğini söyledi.

“Hem cumhurbaşkanlığı hem de Meclis seçimlerinde tereddüde yer vermeyecek şekilde öndeyiz.” diyen Erdoğan, milletin, hizmet ve eser siyasetinin hakemliğini 21 yıldır çok iyi yaptığını, yine yapacağını vurguladı.

Erdoğan, “Vatandaşım, kimin yapıcı ve yenilikçi, kimin yıkıcı ve eskici olduğunu çok iyi görüyor.” dedi.

Bu seçimlerin bir özelliğinin olduğunu dile getiren Erdoğan, büyük bir deprem felaketiyle karşı karşıya kalındığını, 11 vilayetin bu depremi yaşadığını ve deprem bölgesinin insanlarının, İstanbul, Ankara ve buna benzer birçok yerlere ister istemez göç etmek durumunda kaldığını anımsattı.

Bunun bir yerde de adeta şehirlerin boşalması demek olduğunu dile getiren Erdoğan, konteyner kentlerle de bunları mümkün olduğunca telafi etmenin gayreti içinde olduklarını ifade etti. Şehirlere tekrar geri dönenlerin olduğunu, kendi evinde oyunu kullanma gayreti içinde olanların bulunduğunu belirten Erdoğan, İstanbul, Ankara, buna benzer diğer vilayetlere giden vatandaşların da oralarda kayıtlarını yapmak suretiyle oylarını kullanma gayreti içinde olacaklarını söyledi.

“Bu onlar için çok yanıltıcı bir cevap olacak”

Kamuoyu yoklamasını meydanlarda yaptıklarını anlatan Erdoğan, “Meydanlar, Cumhur İttifakı ve AK Parti’nin üstünlüğünü adeta haykırıyor.” diye konuştu.

AK Parti’nin İzmir mitingine katılan vatandaşların sayısına da dikkati çeken Erdoğan, İzmir’in, Kılıçdaroğlu’nun milletvekili olduğu il olduğunu anımsattı.

İzmir’de CHP’li belediyenin yaptığı bir hizmetin olup olmadığını soran Erdoğan, şöyle konuştu:

“İzmir’de de çöp, çukur, çamur, susuzluk… Körfez, şu anda rezillik, kokuyor. Kim yapacak bunu? Belediyenin yapması lazım. Peki belediye böyle bir adım attı mı? Yok. Yine İzmir dendiği zaman akla İstanbul geliyor. Niye? İstanbul-İzmir arası 7,5 saatti. Ama biz attığımız adımlarla İstanbul-İzmir arasını 3 saat 15 dakikaya indirdik. Manisa-İzmir arasında meşhur Sabuncubeli Tüneli var. Bu tüneli yaptık. Bütün bunlar benim milletimin gözünden kaçmıyor. Bindirilmiş kıtalarla yapılan mitingler değil. Tam aksine İzmir’in kendi özbeöz halkı AK Parti mitinginde her şeyini ortaya koydu. Görünen bu, tablo bu. Onlar da malum kendi ittifaklarıyla oraya toplandılar, bir araya geldiler. Fakat bu onlar için inşallah çok çok yanıltıcı bir cevap olacak.”

“Yalanların hiçbirini umursamadık”

Masabaşı anketlerle, sosyal medya kampanyalarıyla seçim kazanılmayacağını Kılıçdaroğlu ve avanesinin bir kez daha anlayacağını söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Her işi yalan dolan olan ana muhalefetin açıkladığı anketlerin de yalan olduğunu 14 Mayıs’ta halkımız görecek. Bunlar 21 yıldır her seçim öncesi kendi masabaşı anketlerinde hep birinci çıkıyorlardı. Ama hiçbir seçim sonucu öyle olmadı. Biz kendi yaptırdığımız bilimsel anketlerin sonuçlarını bildiğimiz için bu yalanların hiçbirini umursamadık. Milletimiz sandıkta hep AK Parti’ye, şahsıma teveccühle zafer kazandırdı. AK Parti çünkü gönüllerin partisi. CHP ise yalan anketlerin, algı operasyonlarının partisi.

Sosyal medyada bir video, bilmem kaç defa izlendi, diye mutlu oluyorlar. Gerçi orada da foyaları ortaya çıktı. Sahte hesaplarla sosyal medyada at koşturdukları havasını yayıyorlardı. Hesaplarını ele geçirdikleri insanların nasıl dolandırıldıkları da ayrıca utanç hanelerine yazıldı. Kurdukları düzen ortaya çıkınca tabii o rakamların hepsi çöp oldu. Tıpkı bunun gibi anket firmaları da para karşılığı bunlara mutlu olacakları sonuç veriyor.”

“Yapay sonuçlara kendileri de inanıp atıp tutuyorlar”

Dijital medya üzerinden yaptırılan sahte anketlerin de bulunduğunu anımsatan Erdoğan, “Orada da yine trol hesaplar üzerinden kendi lehlerine sonuç çıkartıp algı yapmaya çalışıyorlar. İşin komik yanı, sonra da o sosyal medya anketlerindeki yapay sonuçlara kendileri de inanıp atıp tutuyorlar. Biraz daha sabırlı olsunlar diyorum. Bu millet esas anket sonucunu 14 Mayıs’ta verecek.” dedi.

Bir gazetecinin, “Sonra da sandıktan çıkan sonuca inanmakta zorluk çekiyorlar.” ifadesine karşılık Erdoğan, “Öyle, buna da şimdiden başladılar zaten. Yüksek Seçim Kurulu’nun güvenilirliğinden bahsediyorlar. Böyle saçma sapan yaklaşım olur mu?” diye konuştu.

“Sandıkta yenileceklerini anlayınca sosyal medya manipülasyonlarına sarıldılar”

Yeni Şafak gazetesinde yer alan, CHP’nin sosyal medyadaki trol ağlarıyla seçime yönelik dezenformasyon çalışması yürüttüğü yönündeki haberin hatırlatılması üzerine Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bunların anlamadıkları şu. Seçim, sosyal medyada trol ordularıyla değil, sandıkta milletle kazanılır. Sandıkta yenileceklerini anlayınca sosyal medya manipülasyonlarına sarıldılar. Özellikle de gazetenizde bu yalan tezgahını nasıl döndürdüklerini ben de bugün okudum. Bu düzenbazlığı ortaya döktüğünüz için ben sizi tebrik ediyorum. Ne yapıyorlar? Sandık güvenliğine gölge düşürmek için organizasyon kurmuşlar. Adeta yalan haber makinesi gibi üretim yapıyorlar. Sahte isimler ve fotoğraflarla hesaplar açarak sosyal medyada 40 milyon kişiye ulaşan bir şebeke kurmuşlar. Bir defa bu da yalan. Yani 40 milyon kişiye nasıl ulaşıyorsun? Bu ne demek? Anne kucağındaki çocuklar da herhalde bu 40 milyonun içindedir. Böyle bir saçmalık olur mu?

Ortada milyonlarca insan varmış gibi gözüküyor. Ancak bu hesapları sadece birkaç kişi kullanıyor. Bunlar provokasyona yol açacak her türlü fitneyi, dezenformasyonu, yalanı bu hesaplardan yapıyorlar. Hesabın fotoğrafına bakıyorsunuz bir kadın görünüyor ama gerçekte hesabı kullanan kişi erkek çıkıyor. Aynı anda bir sürü hesabı kullanıyorlar. İşleri tamamen bu. Tam bir şebeke yani. İşte sizin de haberinizde anlattığınız gibi bu trol ordusu, bay bay Kemal’e çalışıyor. Bayağı da para veriyorlar. Bunlarla güya milletin aklını karıştırmaya çalışıyorlar.”

“Bay bay Kemal bırak bu işleri de mücadeleni delikanlıca ver”

Orman yangınlarında, depremlerde ve diğer bazı hassas dönemlerde de bu hesapların her türlü fitneyi, fesadı ortaya koyduğunu söyleyen Erdoğan, bu hesapların, depremzede gibi davranıp insanları kandıran binlerce tweet attıklarına da işaret etti.

Erdoğan, adına “köleleştirilmiş hesaplar” denilen hesapların da yine devreye sokulduğunu söyledi.

Sosyal medyada gerçek insanların hesaplarını bir şekilde çalıp sonra da buralarda kendi propagandalarıyla ilgili paylaşımlar yapıp hesap sahibi fark etmeden onları da geri sildiklerini aktaran Erdoğan, sosyal medya kullanıcılarının bundan haberinin bile olmadığını anlattı.

“Şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemleri görüyorsunuz.” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bunun adı sahtekarlık değil mi? Bunun adı hırsızlık değil mi? Bay bay Kemal bırak bu işleri de mücadeleni delikanlıca ver. Bunların ağababaları farklı ülkelerde seçimleri etkilemek için hep böyle sahte, algı operasyonları yaptılar. Yani bizim muhalefete bu aklı da dışarıdan veriyorlar. Tabii suçüstü yakalanınca bunu örtmek için kalkıyor bize kara çalıyor, benim çalışma arkadaşlarıma tehditler savuruyorlar. Halbuki hile sizde, hurda sizde, yalan, dezenformasyon sizde, algı operasyonları sizde. ‘Kişi kendinden bilir işi.’ derler. Bunlar, kendi kirlerini, paslarını etrafa bulaştırmaya çalışıyorlar. Ama emin olun bunu bile beceremiyorlar. Baksanıza ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Siyaseti kirlettikleri gibi sosyal medyayı da kirletiyorlar.

Biz siyasetimizi tıklanma sayıları için, sanal alemdeki etkileşim için yapmıyoruz. Biz siyaseti, gönüllere girmek, insanımızın kalbinde ve mantığında doğru şekilde yer almak için yapıyoruz. Biz büyük ve güçlü bir ülke yönettiğinin bilincinde bir siyasi partiyiz. Sosyal medyada elbette biz de varız ama CHP gibi yalanın yuva yaptığı sosyal medya hesaplarını yöneten ‘bot partisi’ değiliz. Burayı sadece yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlattığımız bir mecra olarak görüyor, öyle de kullanıyoruz.”

Yurt dışı seçmenlerin seçimlere katılımlarının yüksek olduğunu belirten Erdoğan, “Avrupa, geçen yıla göre şu anda çok farklı. Ciddi manada bir katılım şu anda yurt dışında söz konusu. Ben inanıyorum ki yurt dışındaki oy kullanımında inşallah özellikle Cumhur İttifakı’na verilecek oy, Cumhur İttifakı’na verilecek destek, bundan öncekilerle mukayese edilemeyecek derecede fazla olacak.” dedi.

(Sürecek)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir