Dr. Hasan Çağlar Gürol- Menopoz döneminde kilo almak çoğu kadının ortak yakınmasıdır. Özellikle karın bölgesinden olmak üzere; fark edilir bir yağlanma artışı beklenmedik bir misafir gibi menopoz döneminde kapımızda. “Neden oluyor?” derseniz:
*Artan yaş nedeniyle azalan kas kitlesi.
*Östrojen-progesteron dengesi bozuklukları, dalgalanması, azalması, östrojen dominans.
*Hayat tarzındaki değişimler, azalan kas kitlesi ve hareket ile düşen metabolizma hızı.
*Uyku bozuklukları, ateş basmaları, gece terlemeleri, değişen psikolojik yapı nedeniyle gelişen uykusuzluklar.
Daha pek çok metabolik sebep sayabiliriz ama kabaca bu dört noktayı dikkate alarak çözüm konusunda ilk adımları atabiliriz. Menopozal dönem kolay kilo alınmasının sebep olduğu rahatsızlıklar başta metabolik sendrom olmak üzere yüksek kan basıncı, yüksek kan şekeri, anormal kolesterol ve lipid seviyeleri, obezite, kalp hastalığı vs. diye uzun bir liste halinde gider.
Beslenme ve toksinler
Magnezyum, çinko, boron, vit.k2 strontiyum, emilebilir kalsiyum tuzları ve alkali diyet kemikleri korumak için gereken diyetimizin püf noktaları. Alkali diyet deyince aklımıza bol sebze gelsin. Özellikle detoksifikasyonu da destekleyen, brokoli, lahana, karnabahar, kabak gibi turpgiller ailesi sebzeler, sarımsak, pırasa soğan gibi allium ailesi sebzeler vücudumuzu alkali yaparak kemik erimesini önlerler. Metabolik dengemizi sağlayacak şekilde un, şeker içermeyen şekilde beslenilmeli, öğün aralarında ve akşam 21.00’den sonra aç kalmaya dikkat edilmelidir.
Doğru suyu her vücut kilomuz başına 35 ml içmek çok önemli bir ayrıntı. Yani 100 kg.’lık bir insan 3.5 litre su içmelidir. Doğru su konusu ise ayrı bir gün değineceğimiz geniş bir konu.
Bağırsak geçirgenliğini sağlamak, detoksifikasyon sistemlerimizi aktive etmek yine çok önemli konularımız. Çevresel toksinlerin hormon dengesi bozucu ve kilo alınımını destekleyici etkilerine karşı uyanık olunmalı. Kozmetiklerden, plastik ambalajlardan, gıdalardan, havadan, sudan, her yerden alınabilecek kimyasal toksinlerin de kilo almada rolü büyük. Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz Instagram hesabımız @drhasancaglargurol ve 0536 725 5454numaralı WhatsApp hattından bizlere ulaşabilirsiniz. Sevgi, sağlık ve huzurla kalın.
Ne yapmalıyız?
Kemik sağlığımızı korumak ve kemik erimesini engellemek için öncelikle altyapıyı koruyalım, jinekolojik kontrollerimizi yaptıralım. Rahim ağzı smear testimiz, kemik ölçümümüz, meme değerlendirmeleri, kan tahlilleri takibimiz için çok önemli. Bu dönemde hipotiroidinin de sık görüldüğü ve tedaviyi etkileyebileceği unutulmamalıdır.
Bunu takiben benim tercihim bioeşdeğer hormon tedavisi yani milyonlarca yıldır kadının kanında zaten dolaşan hormonların yerine konulması oluyor. Eğer hormon kullanımı istenmiyorsa homeopati, fitoterapi, bioregülasyon, akupunktur gibi yöntemlerle kadının değişen sisteminin desteklenmesi ve genç tutulması sağlanabilir.
Doğal yöntemlerle kadının hormonal sistemi destekledikten sonra iki önemli konu var: Beslenme ve egzersiz. Azalan kas kitlesi, fiziksel aktivite ve metabolik hız, eriyen kemikler açısından en güzel destek düzenli ve istikrarlı egzersiz. Haftada en az dört kez 30-60 dakika arası bir yürüyüş, uykudan psikolojiye, kilodan kemiklere kadar geniş bir yelpazede destek olur.
Çalışmalar 24 dakikadan kısa yürüyüşlerde yağ yıkımı miktarının az olduğunu gösteriyor; 60 dakikanın üstündeki yürüyüşlerin de eklem sağlığı açısından riskleri olabilir. İzometrik egzersizler de kemik erimesinin engellenmesinde çok önemlidir. Yarım litrelik iki su şişesi ya da varsa dambıllarımız ile kollar öne, arkaya, yana düzenli hareketler yapılarak kemikler desteklenebilir.
